Çok istemiştim olmadı, cidden çok sabır etmiştim ama olmadı. O kadar ümitliydim ki, hayal ettiklerimin düşündüklerimin olmaması çok büyük yıkım yarattı bende. Onca yılın yükü vardı üzerimde. O yıkımı telafi etmem çok zaman aldı, birinin acısını en iyi bir başkası alır dedim, ki dediğimde haklıydım bol bol pansuman yaptırdım açık yaralarıma.
Ama istemedim, tedaviyi reddettim, o hayatı reddettim. Sonra bir gün tesadüfen tanıştım. Dedim tamam budur..! Nah budur. Ben tahammül ettiğim sürece güzeldi, akıllıydı, çekilirdi, alıcı gözle bakmayı öğrenememiştim, ben götümle bakıyordum çünkü. Ve gene aynı sonuç oldu, paket oldum.
Artık eskisi kadar aptal değildim, o kadar derindi ki kesiklerim, acıları hala aklımın yerine gelmesini bağlıyordu. Çabuk uyanmıştım ve çok ucuz kurtulmuştum son maceramdan. Aslında dertsiz başıma iş alıyordum çünkü ne zaman değer vermeyip it gibi, köpek gibi davransam, et parçası olarak kullansam değer görüyordum baş tacı oluyordum. Ama en güzeli ise kafam rahat oluyordu.
Sonra gene hiç hesapta yokken başkası çıktı. Aylarca beni izlemişti ve kafasındaki tipe uyuyordum ben. Gördüğümde hiç fikrim yoktu ama çok değişik geldi. Bakışı duruşu, dudağını büküşü, kokusu, hali, tavrı. Kendi şahsina münhasır, güzel bir insandı. İleriyi hiç düşünmemiştim çok erkendi, ama en azından huzur vereceğini ümit ediyordum çünkü onunda beklentileri vardı ve mücadele ediyordu benim gibi kendi kendisiyle. "En azından mücadele ediyor" dedim, ve güvendim risk alıyordum ama mücadelesini gördükçe ona olan sevgim, güvenim gittikçe artıyordu. Son zamanlarda hiç kimseye demediğim kadar içten söyledim o cümleyi ona. Vazgeçeceğini hiç düşünmemiştim. Ulan Efes Lİght gibi iğrenç bir birayı bile içmeye başlamıştım be. Tebrikler beni ağlatabilen ikinci dişisin...
O yüzden...

Erkeklerde Ağlar..!