Pazartesi, Eylül 11, 2006


İlkokuldayım. Sanırım sınıf ya 4 ya 5. Bizim sınıfa sonradan gelen Şakir diye bir çocuk vardı. Kapıcı bir ailenin çocuğu olan Şakirde her kapıcı çocuğu gibi gizli kalan bir eziklik vardı. Çok konuşmaz, çok gülmez, çok koşturmazdı. Ama aramıza alınca bizden biri gibi olurdu. Gülümsemesi değişirdi çocuğun. Ve Şakir, Melda adında bizimle aynı sınıfta bir kıza aşık olmuş, biz o salak zamanları yaşarken. Aşk nedir, sevgi nedir, işemeye yarayan aletimin çocuk yapmaya nasıl yarayacağını bilmediğim zamanlarda. Ve bizim Şakir bir defter dolusu şiir yazmış o kız kurusuna. Daha doğrusu orospuya. Hala aklım almıyor o çocuk o kadar şiiri nasıl yazdı. Böyle ucuz olan defterler vardı ya eskiden, tek tel ile tutturulan yaprakları..? Kapağı kalitesiz olan, çizgisiz, o cocuğun hayatı kadar düz olan. O defterlerden birini o meşhur kırmızı kalemlerden başlıklar atarak, kalpler çizerek doldurmuş Şakir.

Ve o gün, o defteri nasıldır hala bilemiyorum, Melda bulmuş. Sanki ırzına geçilmişte karının, ağlaya ağlaya gidip öğretmenime vermiş. Bizim namus timsali, beni gelecek yıllara hazırlayan, geleceğime yön veren öğretmenim Şakiri tahtaya kaldırdı. Elinde o defter,

- " Nedir bu?" dedi.

Şakirden ses yoktu. Ve okkalı bir tokat indirdi Şakirin suratına. 5 parmak izi anında kızarmış, yanıp sönmeye başlamıştı o küçük yanağında ama gözünden damla yaş gelmemiş, acıyı hiç hissetmemiş gibiydi. Sonra defterle başka bir darbe geldi suratına, sonra bir başkası, sonra bir başkası, sonra bir başkası...

O kadar dayak yedi ki, ben o gün ilkokul öğretmenimden nefret ettim. Ama o hiç ağlamadı, kafasını bile indirmedi yüzü kıpkırmızı defteri paramparça dim dik bir abide gibi sınıfın ortasında duruyordu. O dayağı sanki hiç yememiş gibiydi ve hiç utanma duygusu taşımıyordu. 11 yaşındaki ben, o çocuğun gururunu görebildiysem başka herkes görebilirdi. Öğretmenim hariç...

İlkokullar açıldı kapandı, zamanlar aktı geçti. Ve o olaya tanık olan çocuk radyoda bir şarkı dinledi yolda gelirken. Aklına o garip, ezik, aşık kapıcı çocuğu Şakir geldi.

this is my life
it's not what it was before
all these feelings i've shared
and these are my dreams
that i'd never lived before
somebody shake me 'cause i
i must be sleeping

now that we're here,
it's so far away
all the struggle we thought was in vain
and all the mistakes, one life contained
they all finally start to go away
and now that we're here, it's so far away
and i feel like i can face the day
and i can forgive
and i'm not ashamed to be the person that i am today

Tüm Şakirlerin yeni öğretim yılı kutlu olsun, tüm benimki gibi öğretmenlerin lanetlendiği gibi...

Yazma Saati
6:46 ÖS

Blog Sahabı

79 yılında bir hata sonucu dünyaya gelen insan yavrusuyum. Çok konuşurum çok konuşurum ve çok konuşurum. Asabiyim, kompleksliyim, vodkayım, Redbullum, inatım, uyuzum, sevişgenim. Bodrumda betona düştükten sonra gerçeklerimi görmeye başladım. Bu durumdan rahatsız mıyım, sanmıyorum. Haa en önemlisi bekarım.
Yarışmaya İstanbuldan katılıyorum ve hiçbirinize başarılar dilemiyorum... Hadi iletişelim: atonicaya@gmail.com



Dünya Güzelleri

Rukk
Burcu
Nakhar
MADA
İndis
Mom
Burcuk
Püsküü
Mathy
isbn9760806
Su

Arşiv






































Son söz...



Sordum Soruyu

polls Internetten tanisilip, kurulan iliskiden...
Cacik olmaz..!
Bir ihtimal olabilir..?
Biraz heyecanlı biseylerçıkabilir...
Cok guzel bir iliski olabilir...
Ne sacma soru bu..?
Hepsinden biraz

play slots


Sosyal İçerik








Meraklıyım Ben

   


Çoook teşkür...

;Designed by mehgee
;Image from deviantart ; vampireDoLL
;Hosted by blogger and Photobucket
;Edited with Adobe Elements