En sevdiğim filmlerden bir kuple. Belirli bir sıra yok, kafama geldiği gibi yazdım. Ortak noktaları min 10 kez izleip bıkmamamdır. Duygusal filmlerden fazla haz etmediğim için, daha çok aksiyon ve bilim kurguları seviyorum. Bakalım aramızda ortak nokta var mı..?

Dehşete kapıldığım, Jean Reno'ya saygıyı son noktaya taşıyan filmdir. Tek kelimeyle mükemmel.

İzlediğim en güzel savaş filmi, klişe değil, amerikan yalamalığı yok, tek kelimeyle korkunç. Şiddetle tavsiye ederim. Oliver Stone klasiği.

Tony Montana şehre gelir, mafya olur, su testisi su yolunda kırılır. 10+
Serideki tüm filmlere taparım. ''Giger ne büyük adamsın sen'' dedirtmiştir.
Altıma ettiren, hayatımdaki tam konsantrasyon ile izleyip ciddi ciddi korktuğum, ormandan beni bir süreliğine soğutan film. İkinci kez o gerilimle seyredilmiyor yanlız.
Senaryo, kurgu, oyunculuk tek kelimeyle harika. Tecavüz sahnesi umurumda değil, film bütün olarak ters ve güzel. Bu film bana Monica Bellucci'nin hayalimdeki kadın modeli olduğunu öğretmiştir.
Brandon Lee'nin son ve en güzel filmi. Dönüşüm muhteşem olacak tadında, ''kargadan başka kuş tanımam'' fikrini zihnime yerleştiren film.
Konusu sıradışı, oyunculuk, efektler güzel ama en önemlisi sürükleyici. Mısır'a olan sempatimi feci artırmıştır. Hele köylülere gofret verilen sahneye hala gülerim. (Mani vaeey..? Mani veeeeey!)